19 Mayıs 2015 Salı

YARANAMAYANA: İNSANLARIN EGOLARINA DOKUNMAYIN



Sürekli birilerinin iyiliği için uğraşan ama sevilmeyen insanlar vardır. Her fırsatta insanlara nasihat verirler, yanlışlarını düzeltmeye çalışırlar. Ya da kendilerini, insanları aydınlatmakla, bilgi sahibi yapmakla yükümlü görürler.

Eminim sorsanız hepsi iyi niyetinden yapıyordur. “Ben onun iyiliği için böyle yaptım, bunları söyledim ama yine kötü olan benim!” Aslına bakarsanız “kötülük” diye birşeyin olmadığını da düşünebiliriz. Akledememek, ihmal, bencillik vardır. “Ukalâ, izgüzar, bilmiş, kendini beğenmiş...” Eğer iyi bir insan olmaya çalışıyorsanız bu sıfatları hak etmemeye de çalışın.

“Evet, bilge olmak güzeldir. Evet, cahil olmak ezikliktir. Şu halde ey bilge kişi! Evet, bize bilmediklerimizi öğret ve tatmin ol. Senin bilgeliğini hep beraber alkışlayalım, tebrik edelim, dillere destan edelim, herkese söyleyelim. Sen olmasan ne yapardık? Hani bana sınav hakkında tavsiyede bulunmuştun ya, senin sayende okul okuyorum. Ve bu konu her açıldığında bunu senin sayende başardığımı vurgula ve kendinle gurur duy, göğsün kabarsın.”

Şu bilge(!) insan ne sabırsız, ne de görgüsüz. Karşısındaki insanı insan yerine koyuyor mu acaba hiç? Sürekli sözünü kesiyor, sadece kendisi konuşsun istiyor. Bilgilerinin doğruluğundan emin, yanlış birşey söylemekten çekinmiyor. İhtimalleri düşünmeden arsızca konuşuyor. Sana birşey öğrettiğinde bak, nasıl da mutlu bir şekilde sırıtarak gözlerinin içine bakıyor. Senin önermelerinin yanlış olduğunu ne de kesin bir şekilde belirtiyor. Hatalarını yüzüne vurmaktan nasıl da haz alıyor. En sevdiği tiplerdir senin gibi cahil insanlar. Sürekli anlatacağı birşeyler vardır sana. Hadi, söylediklerini onaylayıp şaşkın ve pür dikkat bir şekilde onu dinle!

Eğer ki bu bilge kişilik sensen ve insanlara güzel davranışlarda bulunmalarını, hatalarını düzeltmelerini söylüyorsan onlara birşey katabileceğini düşünmüyorum. Aksine yapacakları varsa dahi vaz geçebilirler, sırf sen dediğin için yapmış olmamak için.

Biriyle konuşuyorsan asla ondan bilgili gibi davranma, öyleysen de öyle değilmişsin gibi görün. Emin olmadığın şeylere kesin hükümler verme. Çıkar ve itibar için yapılanın iyilik olmadığını unutma. İnsanların hatalarını doğrudan yüzlerine vurma. Önce ona örnek olmayı dene, olmazsa dolaylı yoldan söylemeye çalış.


Bu şekilde hassas davransan dahi kötü olarak görülüyorsan ya da karşı tarafta olumlu bir etki oluşturamıyorsan o da karşı tarafın kötülüğü olabilir.

 Son.

Her Şeyin Teorisi

1- Acizim Her şeye güç yetiremem, mutlak güce sahip değilim. Duyu organlarım kısıtlı, her şeyi bilemem. Ölümlüyüm. 2- Zaaflarımın farkındayı...